Tabutunun başında
Bir başta
Bir sonda
Aradım
Yoktular
Baktım
Kaçtılar
Sen yoklama aldın
Aldırmadılar
Alışverişteydiler
Gelemediler
ve sen gittin
Kar taneleri yoldaşın
Duydum duydum
Tabutta bir adam
Ağlıyordu
Mehmet’ti
Hemi de tamgüney!.
Gitme a yâr
A yâr
Kara kaşlım
Kara saçlım
Kara sakallım
Ne bu hâl?
Kar mı yağdı
Beyazlara büründün
Bir haber mi var?
Çağrılıyormusun?
Bilmediğim bir protokol
Kırmızı halı
Derin bir şölen
Orkestran sessiz
Derinlerden bir çığlık
Gidiyormusun?
Siyah beyaz
Siyah beyaz
Az az
İğne ucu
Şucu bucu
Siyah beyaz
Her vakitte
Az az
Biraz naz
Sonra
Derin kaz
Mezarcı metren
Ölç biç
Az az
Siyah beyaz
Ne bu naz?!..
Cav cav cav, nedir bilir misiniz?
Genellikle Karıkoca ilişkilerinde erkekler hanımlarına çok konuştukları zaman böyle hitap ederler. Yani tahammül sınırlarını aşan konuşma uslübu ama bu tek yanlı değil. Kadınlara haksızlık yapamayız. Erkeklerin de cav cav hiç çekilmez.
Öl’de git
Öl’de git
Yer açılsın
Sonra
İltifatlar saçılsın
Bizim mahallede yeni çiçekler açılsın
Sonra sonra
Onlar onlar gitsin yeniler gelsin
Dön baba dönelim
Hikâye sürsün gitsin!..
Kahraman Kardeşim
Al senin olsun
Tabutumun kıskananı
Mezarımı da sana verdim
Boğaza bakar
Çınarın altı burası
Al senin olsun
Şimdi seyir vakti
Ben kimsesizler mezarlığında
Sen boğazın penceresinde
Sonra reklamlar ve ilânlar
Kahramandı kardeşim!..