Blog özellikleri ve daha fazlasını öğrenen ilk kişi olmak için E-posta adresinizle kayıt olun.
[mc4wp_form id="4890"]
Zapisz Zapisz

TORUNLARIN KANATLARI

0

Afrika’da yoksul bir aile,elde yok avuçta yok,bulanık nehirde günlük tuttukları balıklarla evlerinin geçimlerini sağlıyorlardı. Ailenin reisi yaşlı bir dede ve hanımı yaşlı bir kadın, Newyork’da yaşayanlardan mutlu Paris’te yaşayanlardan daha çok mutluydular. Yaşlı ihtiyar kayığını kıyıya yaklaştırdığında torunları koşar şu çığlığı atarlardı “aaa dedeciğim balıklarla gelmiş nineme hemen söyleyelim ateşi yaksın balıkları çöpe dizelim afiyetle yemeye başlayalım” günler hep böyle geçerdi ama birgün yaşlı büyük anne hastalanıverdi. Dede boynunu büktü çare arıyordu. Kabilenin hekimine hanımını götürdü hekim muayene etti “acil ameliyat etmemiz gerekir” dedi. Çok korkmuştu ihtiyar. Çaresiz hanımını bıçağın altına verdi.

Gece kamıştan evine yalnız dönmüştü. 5 yaşında iki torunu dedelerini yalnız görünce birden hüzünlenmişlerdi; “nerde ninemiz diye sormuşlardı” dede boynu bükük “bu gece gelmeyecek,yok!” demişti. O,küçük torunlar birbirlerine demişler ki biz anneanne olalım dedemizin yanında yatalım sonra dedemize ninniler ve hikayeler söyleyelim gerçekten de öyle yapmışlardı. Dede kendisini cennetin yüksek bir katında hissetmiş. Bir kez daha anlamış ki Allah meleklerini görünen ve görünmeyen olarak ikiye ayırmış. Dede yatağında iki görünen meleğin kanatlarına binerek gök katlarını seyre çıkmış.